
Psikiyatri Kliniği / Gece / İç / 078312563 no'lu oda
--------------------------------------------------------------------
Orada hiç kimsenin olmaması ne de yeni ve dehşetli bir mutluluktu! Oraya doğru yürüyen biz bile orada değildik...Çünkü biz kendimiz hiç kimseydik. Biz bütünüyle hiçtik. Öylesine seyrelmiş ve cisimsizleşmiştik ki, varoluşun soluğu bizi boşluğumuza terketmişti ve zaman, bizi terkedip gitmişti.
Ne çağımız, ne amacımız vardı. Bütün şeylerin ve varlıkların sonluluğu, yokluk cennetinin eşiğinde kaldı. Onları hissettiğimizi hissetmek için kendilerini hareketsizleştirdiler; ağaç gövdelerinin pürüzlü ruhu, yaprakların yayvan ruhu, çiçeklerin gelinlik çağı ruhu, meyvelerin eğik ruhu. Kendimizi öyle kaptırmıştık ki, her birimizin ötekinin yanılsaması olduğu, her birimizin kendi içinde, kendi varlığının basit bir yankısı olduğu, tek bir kendilik olduğumuzu görmedik.
.....
Tuhaf...
Bir giysi, bir örtü giydirilmesi gibi…
Kurallar, çıplaklığın çirkinliğini mi örtmek istemekte…? çıplaklık neye göre çirkin-di ki…!
Kuralsızlık özgürlük getirir, çıplaklık utancı bitirir… mukayesesiz yaşam kabul getirir…tekliğin gereği fotokopiyi siler…özgünlük yaratıyı geliştirir.
Aynanın işi bu.. bizi bize gösterir…
Önemli olan nedir ki ?
Bu sonsuz oyunda.. son yokken.
.....
Uyanarak uykuya daldım ve çekilmez bir düşten yumuşak bir gerçekliğe kaçtım.
--------------------------------------------------------------------
Orada hiç kimsenin olmaması ne de yeni ve dehşetli bir mutluluktu! Oraya doğru yürüyen biz bile orada değildik...Çünkü biz kendimiz hiç kimseydik. Biz bütünüyle hiçtik. Öylesine seyrelmiş ve cisimsizleşmiştik ki, varoluşun soluğu bizi boşluğumuza terketmişti ve zaman, bizi terkedip gitmişti.
Ne çağımız, ne amacımız vardı. Bütün şeylerin ve varlıkların sonluluğu, yokluk cennetinin eşiğinde kaldı. Onları hissettiğimizi hissetmek için kendilerini hareketsizleştirdiler; ağaç gövdelerinin pürüzlü ruhu, yaprakların yayvan ruhu, çiçeklerin gelinlik çağı ruhu, meyvelerin eğik ruhu. Kendimizi öyle kaptırmıştık ki, her birimizin ötekinin yanılsaması olduğu, her birimizin kendi içinde, kendi varlığının basit bir yankısı olduğu, tek bir kendilik olduğumuzu görmedik.
.....
Tuhaf...
Bir giysi, bir örtü giydirilmesi gibi…
Kurallar, çıplaklığın çirkinliğini mi örtmek istemekte…? çıplaklık neye göre çirkin-di ki…!
Kuralsızlık özgürlük getirir, çıplaklık utancı bitirir… mukayesesiz yaşam kabul getirir…tekliğin gereği fotokopiyi siler…özgünlük yaratıyı geliştirir.
Aynanın işi bu.. bizi bize gösterir…
Önemli olan nedir ki ?
Bu sonsuz oyunda.. son yokken.
.....
Uyanarak uykuya daldım ve çekilmez bir düşten yumuşak bir gerçekliğe kaçtım.
.