Ne zaman burkulsam, ağrısam, incinsem, özlesem, yansam, yenik düşsem, kimsesiz kalsam; her biri, çoktan açılmış bir yoldan daima ve hep aynı yere varıyor. İlk ve yegâne acıya, hasrete, yoksunluğa, aşka, işte tam buraya, kaynağa, yara yerine, aşı izine, göbek deliğine.. birden, hemen, çabucak, kolayca harlanıyor, hızlanıyor, deviriyor beni, kavrıyor, kavuruyor. Sırrım bu, sihirim bu..Başka yok. Bir ikincisi, yedeği, jeneratörü, kaçamağı, tekrarı, geri dönüşü, unutuşu yok. Yemin ederim. Sadece buna inanır ve ibadet ederim. Sakladığım bu.
Bildiğim; uğruna yaşayıp özleminden öleceğim ey s e v g i l i-m hayat !
Bildiğim; uğruna yaşayıp özleminden öleceğim ey s e v g i l i-m hayat !
(doğum günü pastası için, 'tabiat ana'ya teşekkürler)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder