2 Ağustos 2010 Pazartesi

arh+

foto: umayumay

A eraş pozitif kanıyorum. Ama en azından diğer ölçme-değerlendirmeye tabi tutulabilecek şeyler negatif hayatımda, ya da ben öyle sanıyorum.

Tahliye emrini verdim, tahliye vanası fırladı yerinden. Hayatın geri dönüşümsüz boşluğa fırlatılışı. Geriye sayma zahmetinde bulunmayın, ileri sayamayacaksınız çünkü.
Tabii ki meçhul bir failden konuşuyoruz; ki, kim olduğunu tespit edebilecek kadar hiç-eşli olamadım.
Daha önce de fırlatılmış hissi yaşıyor. O mu ben mi? Hep aynı genler mi sokağa atılan? Gene, genetik bir çöplük mü yarattık istemeden?

Bu başıma geleni daha önce başıma geldiği zaman, onun da başına gelen bir zamanlar ki en yakın psikologuma anlattığımda ağlamıştı.

Ve hiçbir şey uzaktan görüldüğü gibi değil dedi bana gecelerden bir gece, bu içimi rahatlatmalı mıydı?
İçim rahatlamadı, dışım da. Hayat bir iğnenin ucunda ve başında. Deliğinde ve deli-liğimde. Hayatın balonunu deldiğinde, toplu iğne başı kadar bir noktadan da olsa akıp gidiyor orandan ve artık senin değil.
Dünyası başına yıkılmayacak hiç, dünyası yok çünkü. Yenidünya' lar da muşmula oldu çoktan.

Gece geçen gemileri özledim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder