6 Mayıs 2009 Çarşamba

Hava durumu ( ! )


Hava, nasıl yoldan çıkartmaya hazır insanı. O mu beni çıkaracak ben mi onu, göreceğiz birazdan. Eski bir dostumun terimiyle ‘ speed ‘ deyim.

Şahin hoca da başka anlatırdı bu durumları ve zamanı. İşte, o zamanlarda insan varlığının başıboş enerjisinin bir hikmeti varmış. İşin tuhafı ona ‘ libido ‘ derlermiş. Miş’li tarafını bir kenara bırakalım. Evet, ona libido derler. Ne demek bu terim, nereden çıktı bu şimdi. Bu almanca bir terimdir arkadaşlar ( zaten ansiklopedik bir bilgi). Freud denilen Avusturya’lı vatandaş, insanın tuhaf taraflarıyla uğraşmış, onun bazen normal düzeyde, bazen de normalin ötesi düzeyde gariplikler gösterdiğini gözlemlemiş, asistanları olan bilim adamlarıyla ( ve de kadınlarıyla ) birlikte bu gariplikleri inceleyerek veriler elde etmiş, bunlara psikolojik veriler adını vermiş ve onlardan kuramlar oluşturarak bu gariplikleri açıklamaya çalışmış. Çünkü bir ‘ insan ‘ var, onun içinde bulunduğu bir ‘ dünya ‘ var, onun da içinde yer aldığı sonsuz boyutta bir ‘ evren ‘ var. Bu üçlü arasındaki ilişkiyi açıklamak gerekiyor.

İşte tüm bilimler ve felsefeler buna hizmet ediyorlar. O zaman, insanı bunları açıklamaya iten bir enerji var. Bu hem yaratma ve hem de yönlendirme enerjisi. Temelinde biyolojik ve psikolojik istek yaratmakta olan bir enerji. Bu istek o kadar güçlü ki; onu çeşitli amaçlara yönlendirmek, çeşitli kanallara sokmak lazım. Yani, başıboşluktan kurtarıp, akıl yoluyla denetletmek gerekiyor. Bu enerji aynı zamanda üretimi öngördüğü için de cinsellikle dolu. Şahit olduğunuz gibi, buna Freud amcamız ‘ libido ‘ diyerek insanoğlunun garip ve garip olmayan davranışlarını açıklama da evrensel bir veri olarak kullanmış.

Örnek vermek gerekirse; biz de bu satırları yazarken, bu libidoyu belli bir amaca yöneltmeye çabalıyoruz, yani enerjimize somut bir biçim vermeye çabalıyoruz. İşte insanoğlu, bir çok şeyi ( evreni’de denilebilir ) ki – bitmez tükenmez bir uğraş bu – bu libidosunu denetim altına alarak gerçekleştiriyor. ( Bazılarınızın aklına Orhan Veli' den satırlar düşmüş olabilir.)

Neyse; hava, daha da güzelleşmeden, sessizce dağılalım - mı ?..

S.T.
06.05.2009

1 yorum: