7 Ekim 2010 Perşembe

f o l

90x90 tuval üzerine akrilik 2010 s.t.

...düş bahçelerimiz ve biz farkındalığın ne kadar yüksekse o kadar çiçek açar çimenlerin düşlerin körpe fidanlar yıllanmış ağaçların gölgesinden uzakta büyürken genişleyen gölgelerin sakladığı gizem dolu hallerle gün ışığına çıkarılacakları günü beklerler dururlar bir söz belki bir eylemle harekete geçen zihin karanlıklarla saklı bezeli her bahçede bulunması kuvvetle muhtemel çukurları kuytuları görür olur bir patika ansızın yok olur gören göz değildir sen değil bozulan ezberlerin ancak şimdi izin verdiğince görmek yorar seni eskirler daha önceleri nasıl da bu gerçeği görmediğine boşuna hayıflanırsın bilmediğini algılayabilmek bu koşullarda mümkün değilken yeni tanımlar üretmenin arzusuyla saçmalarsın ahh bu rutin alışkanlıkla elde ettiğin becerin tek gözünün yarım yamalak gördüğünü kabul et artık odaklanamadığın hedefini ıskalayan elin utancıyla nasıl örtebilirsin ki kızaran yüzünü ne kadar kavruk da olsa ve soluk hatta çirkin bir çiçek ne kadar çirkin olabilirse bu çiçekler senin bahçende varlığını yeni keşfettiğin bu kör kuyu görmeyen gözünün yerini tutacak yeni gören çukur senin yoksa düşersin artık içeri girmeli karanlıklar içindeki renklere sarılmalı sis bastırıyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder